TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI İnsan Hakları Derneği

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI İnsan Hakları Derneği

Bubelgelerde yer alan ve sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler, hâkim veya mahkeme başkanıtarafından tutanağa kaydettirilir. (3) Hükümlülük hâlinde güvence 113 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan hükümlere görekullanılır, fazlası geri verilir. Madde 100 – (1) Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir\. Bu çekici oyun platformunda şansını sına. pinup-pinup güncel giriş.com giriş\. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez. (2) Bilirkişi atanması ve gerekçe gösterilerek sayısının birden çok olarak saptanması, hâkim veya mahkemeye aittir. Birden çokbilirkişi atanmasına ilişkin istemler reddedildiğinde de aynı biçimde karar verilir. (1) Yasal bir sebep olmaksızın tanıklıktan veya yeminden çekinen tanık hakkında, bundan doğangiderlere hükmedilmekle beraber, yemininin veya tanıklığının gerçekleştirilmesi için dava hakkında hüküm verilinceye kadarve her hâlde üç ayı geçmemek üzere disiplin hapsi verilebilir. Kişi, tanıklığa ilişkin yükümlülüğüne uygun davranmasıhalinde, derhâl serbest bırakılır. Milli güvenlik söz konusu olduğunda, Türk makamları gözetlemeyi ve hatta sansür kabiliyetlerini gerektirebilecek güçlükler ile uğraşmaktadır. Bununla birlikte, özellikle gerekli kontrol ve denge mekanizmalarının mevcut olmadığı hallerde güvenliğe aşırı öncelik vermek, çözdüğü sorunlardan daha fazlasını yaratabilir. Özünde milli güvenliği korumak için atılan adımlar aksine amaçları için zararlı olabilir.

  • Cümlenin sonundaki “bırakılamaz” ifadensin karşı anlamı “bırakılabilir” dir.
  • Kanun bu elemanların, siyasî partilerin merkez organları dışında kalan parti görevi almalarına cevaz veremez ve parti üyesi yükseköğretim elemanlarının yükseköğretim kurumlarında uyacakları esasları belirler.
  • Özel tekerrürün uygulanabilmesi için, aynı konuda daha önce alınan cezanın sicilden silinme süresi içinde tekrar işlenmesi gerekmektedir.
  • Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun 25 Ekim 2013 tarihli Şerafettin Can Atalay (2) kararı, bir hukuk devletinde ciddi sorunlara yol açabilecek süreci başlatmıştır.

Bu yüzden disiplin amiri, 477 SK’da düzenlenen disiplin suçlarında ve AsCK’da düzenlenen disiplin kabahatlerinden dolayı bir kişiyi kendisi cezalandırmayı tercih etmişse, aynı fiilinden dolayı daha sonra mahkemeye sevk edemez[323]. Maddesinde, Askeri Yargıtay’da görev yapan başkan ve üyelerin disiplin suçlarında karar verecek olan yüksek disiplin kurulunun, Askeri Yargıtay Başkanı, Başsavcısı, İkinci Başkanı ve daire başkanlarından oluşacağı düzenlenmiştir. Maddesinde de, AYİM’de görev yapan Başkan ve üyelerin disiplin suçlarında karar verecek olan yüksek disiplin kurulunun; Başkan, Başsavcı, daire başkanları ve mahkemenin en kıdemli bir üyesinden oluşacağı düzenlenmiştir. Amirlik yapılan görev süresince ve görev nedeniyle de oluşabilmektedir. Nöbetçi ve devriye görevini yapan kişi (AsCK m.106)[283], askeri inzibat görevini yapan erbaş ve erler (İçHizK m.92/1), bölük nöbetçi çavuşu (İçHizY m.399) ve bölük nöbetçi onbaşısı (İçHizY m.396) bu görevlerini yaptıkları sırada diğer erbaş ve erlere karşı amir yetkisine sahiptir[284]. Aynı şekilde, kışlalarda mesainin bitmesinden yeni mesai başlayana kadar nöbetçi amiri kışladaki tüm nöbetçi subay, astsubay, sivil personel ile erbaş ve erlerin amiridir (İçHizY m.411/2). Üstlenilen görev nedeniyle amirlik, disiplin cezası verme yetkisini barındırmamaktadır. Dolayısıyla “ast”, üstün rütbece veya kıdemce aşağısında bulunan kimsedir (İçHizK m.10). Bir astın disiplini bozan bir hareketine rastlayan üst, failin disiplin cezası ile cezalandırılmasını ancak disiplin amirinden isteyebilir.

Soruşturmayı yapanın veya yetkili disiplin kurulunun 7 günden az olmamak üzere verdiği süre içinde veya belirtilen bir tarihte savunmasını yapmayan memur, savunma hakkından vazgeçmiş sayılır.” hükmünü taşımaktadır. 113  ; Örneğin, 657 SK’da “yer değiştirme cezası” adı altında bir disiplin cezası yokken, 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununda bu tür bir ceza türüne yer verilmiştir. Askeri Ceza Kanunu’nun yukarıdaki hükümleri dikkate alındığında;  olağan idari işlemlerden farklı olarak disiplin cezalarının veren yetkili amir tarafından geri alınamayacağı esası pozitif normlarla teyit edilmekte, cezanın kesinliği ile yürürlüğü aynı tebliğ işlemine bağlanmakta,  bu çerçevede de özel bir tebliğ şekli öngörülmüş bulunmaktadır. Cezanın bildirimle kesinleşmesinden maksat, ilgilinin hukuk alanına girdikten sonra artık iptal edilemeyeceğine, kaldırılamayacağına ve geri alınamayacağına dikkati çekmek, aynı zamanda derhal uygulanabileceğinin altını çizerek infaz zaman aşımının ve şikayet hakkının başladığı tarihi belirlemektir. Mühim olan tebliğin gerçekleşmesidir; bunun tebliğinin yazılı olması ancak ispata ilişkpinup. Kanaatimizce, temel hak ve özgürlüklerle ilgili yasa metinlerini yorumlarken, daraltıcı değil hak ve özgürlük alanlarını, bu bağlamda yargısal denetimin sınırları genişletici yorum yapılmalıdır. Çoğunluk görüşü bunun tam tersine karar vermek suretiyle gerçek bir hukuk devleti olma yolunda katkı sağlamamıştır. Ancak Anayasa Mahkemesinin bu kararına rağmen AYİM, istikrarlı bir şekilde disiplin cezalarını yokluk teorisiyle denetlemeye devam etmektedir. AYİM’nin bu tutumu, Anayasa Mahkemesi kararlarının gerekçelerinin bağlayıcılığı tartışmasını gündeme getirmekte ise de bu konu tezin kapsamı dışında olduğundan incelenmeyecektir[797].

Şehirlerimizi kültürel kimliğimize, ahlaki ve manevi değerlerimize uygun inşa edeceğiz. Şehirlerin imar ve deprem planlarını bilime uygun olarak hızla yapacağız. Şehirlerimizde koruyucu ve kalkınma odaklı sosyal politikaları planlayacak, geliştirecek ve uygulayacağız. Şehirlerimizin doğal ve tarihi dokusunun bozulmasına izin vermeyeceğiz. Tek merkezli ve çarpık yapılaşmanın önüne geçecek, kentsel dönüşümleri amacına uygun yapacağız.

Bu esaslar dışında bir işleme tâbi tutulan kişilerin uğradıkları zarar, tazminat hukukunun genel prensiplerine göre, Devletçe ödenir. Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Madde 4 – Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer ve halk oylamasına sunulması halinde 1 inci maddesi ayrı, 2 ve 3 üncü maddeleri birlikte ayrı oylanır. E) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Askerî Yargıtay, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi ve askerî mahkemeler kaldırılmıştır. A) Anayasa hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla, yürürlükteki kanun hükümlerine göre Kurul şeklinde çalışır. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Anayasa Mahkemesinin mevcut yedek üyeleri asıl üye sıfatını kazanır. Seçilen üyeler göreve başlayıncaya kadar Kurul, toplantı yeter sayısını oluşturacak yedek üyenin katılmasıyla çalışmalarını yapar. GEÇİCİ MADDE 11- Anayasanın halkoyu ile kabul edildiği tarihte Anayasa Mahkemesi asıl ve yedek üyesi olanların kadroları ile görevleri devam eder. GEÇİCİ MADDE 5- Yapılacak ilk milletvekili genel seçimi sonucunun Yüksek Seçim Kurulunca ilânını takip eden onuncu gün, Türkiye Büyük Millet Meclisi Ankara’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi binasında, saat 15.00’de kendiliğinden toplanır. Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasî propaganda yapılamaz; münhasıran orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz. Kalkınma planlarının hazırlanmasına, Türkiye Büyük Millet Meclisince onaylanmasına, uygulanmasına, değiştirilmesine ve bütünlüğünü bozacak değişikliklerin önlenmesine ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.

Maddesini ve AİHS hükümlerini hiç tartışmadan, disiplin cezalarının yargı denetimine kapalı olduğu gerekçesiyle davaları reddetmiştir. Yine Anayasanın 129 ncu maddesinde yer alan; “….uyarma ve kınama cezalarıyla ilgili olanlar hariç, disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz. Silahlı Kuvvetler mensupları ile hakimler ve savcılar hakkındaki hükümler saklıdır…” düzenlemesi de, yasama organına Silahlı Kuvvetler mensupları hakkında verilen disiplin kararlarını yargı denetimi dışında bırakabilme yetkisi tanıyan bir hükümdür[744]. Yasama organı bu hükme dayanarak bir kısıntı getirmediği takdirde sırf bu Anayasa hükmüne dayanılarak Silahlı Kuvvetler mensupları hakkında disiplin ceza kararlarına karşı yargı yolunun kapalı olduğu sonucuna varılamaz. Yine yasama organı yargı denetimi kısıntısını düzenleyen yasa kuralını yürürlükten kaldırdığı takdirde Anayasaya aykırılıktan söz edilemez. Her iki Anayasa kuralı da yasama organına yetki veren bir düzenleme olup, Anayasanın 125.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *